Bir felsefi görüş olarak başladığında kulağa hoş gelen öneriler sunan ve telkinlerde bulunan, o günden beri kendi sistematiğini oluşturan, asla bencillik ve egoistlik olmadığı iddia edilen, kişinin (bireyin) kendi haklarını, çıkarlarını ve değerlerini toplumunkinden (aile, klan, lonca, parti, cemaat, din, getto, kast vs.) önde tutan ve yine bireyi belirli kurallara uymaya mecbur bırakan sosyal ve siyasi kurumlara karşı bireysel özerkliği savunan, kısaca bireyin mensup olduğu topluluğa karşı sahip olduğu sorumlulukları reddeden, gelinen noktada insanı asosyalleştirmekten başka pek bir işe yaramayan, kuşak çatışması denen olgunun temelini oluşturan, buna rağmen allanarak pullanarak şırınga edilmeye devam edilen bireycilik, süslü yalnızlık değil de nedir?
Süleyman Aras
0 yorum:
Yorum Gönder
1- İsminizi (en azından bir rumuz) lütfen yazınız!
2- "Susma hakkı"nı kullanma. Susma! Hakkını kullan...
3- Senin sevdiğin kişi ve değerlere eleştirel yaklaşmış olabilirim. Bunun için hakaret ve küfür içerikli yoruma gerek yok, sen de eleştir.
4- Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmaz/yayınlanmaz.