Mustafa Kemal’in Gençliğe Hitabesi, “Ey Türk Gençliği…” hitabıyla başlar ve “Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!” cümlesiyle biter. Gençliğe Hitabenin, üzerinde çokça düşünülmesi gereken bir metin olduğu açıktır.
Yakın geçmişin ve günümüzün militarist ve jakobenci yaklaşımı ile hâkim medyanın yorumlama biçimine baktığımızda Gençliğe Hitabe, Müslümanlara veya muhafazakâr iktidarlara muhalefeti emrediyormuş gibi lanse edilir.
Dün Amerikalı müzik grubu 50 Cent Türkiye’deydi. Onların konserleri çerçevesinde yaşananları görünce Gençliğe Hitabenin aslında ne söylemek istediğini daha iyi anladım. Konser günü mikrofona konuşan kimi gençler, konser bileti parası çıkarmak için günlerce inşaatlarda çalıştıklarını, ellerinin patladığını söylüyordu.
Konserle anıyla ilgili bugün yayınlanan haberlerle ilgili kısacık bir alıntı yapmak istiyorum: “Konser performansları boyunca dans eden 50 Cent, sarf ettikleri efor yüzünden aşırı terledi. Grubun baş solisti Jackson, her iki şarkıda bir üzerini değiştirdi ve çıkardığı terli eşyalarını ve şapkalarını hayranlarına fırlattı. Küçük havlularla sık sık yüzünü silen grup üyelerinin seyirciye attığı havlu ve kıyafetlerini kapmak için çabalayanlar yüzünden birçok küçük çocuk ezilme tehlikesi atlattı.”
Konserde ve konserden sonraki gecede yaşanan rezillikleri hiç anlatmıyorum.
İşte damarlarında asil kan dolaşan ve Türkün istikbali olarak lanse edilen gençliğin ve onların biraz daha büyüklerinin son hali. Evet, hitabede de denildiği gibi memleketin onuruna, gururuna, duruşuna, vakarına, gençliğine, medyasına, kültürüne, okullarına, ailelerine, tersanelerine, limanlarına vs. girilmiş; Türkün belirleyici ve ayırt edici kaç özelliği varsa hepsinin deformasyonu yavaş yavaş sağlanmıştır. Bu nasıl bir ezikliktir? Bu nasıl bir kendini aşağılama biçimidir?
Karamsar bir tablo çizmiş gibi görünebilirim. Oradaki gençlik grubu, marjinal bir gruptur ve elbette Türkiye’mizin tüm gençliğini temsil etmiyor. Ancak gidişat endişe verici işaretler taşıyor.
50 Cent (özellikle grubun solisti Jackson), Amerika’da ve tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bazılarının idolü olabilir. Ancak hiçbir insan tapınılası değildir. Bu kadar alçalmaya hiç gerek yok.
Süleyman S. Aras
Yakın geçmişin ve günümüzün militarist ve jakobenci yaklaşımı ile hâkim medyanın yorumlama biçimine baktığımızda Gençliğe Hitabe, Müslümanlara veya muhafazakâr iktidarlara muhalefeti emrediyormuş gibi lanse edilir.
Dün Amerikalı müzik grubu 50 Cent Türkiye’deydi. Onların konserleri çerçevesinde yaşananları görünce Gençliğe Hitabenin aslında ne söylemek istediğini daha iyi anladım. Konser günü mikrofona konuşan kimi gençler, konser bileti parası çıkarmak için günlerce inşaatlarda çalıştıklarını, ellerinin patladığını söylüyordu.
Konserle anıyla ilgili bugün yayınlanan haberlerle ilgili kısacık bir alıntı yapmak istiyorum: “Konser performansları boyunca dans eden 50 Cent, sarf ettikleri efor yüzünden aşırı terledi. Grubun baş solisti Jackson, her iki şarkıda bir üzerini değiştirdi ve çıkardığı terli eşyalarını ve şapkalarını hayranlarına fırlattı. Küçük havlularla sık sık yüzünü silen grup üyelerinin seyirciye attığı havlu ve kıyafetlerini kapmak için çabalayanlar yüzünden birçok küçük çocuk ezilme tehlikesi atlattı.”
Konserde ve konserden sonraki gecede yaşanan rezillikleri hiç anlatmıyorum.
İşte damarlarında asil kan dolaşan ve Türkün istikbali olarak lanse edilen gençliğin ve onların biraz daha büyüklerinin son hali. Evet, hitabede de denildiği gibi memleketin onuruna, gururuna, duruşuna, vakarına, gençliğine, medyasına, kültürüne, okullarına, ailelerine, tersanelerine, limanlarına vs. girilmiş; Türkün belirleyici ve ayırt edici kaç özelliği varsa hepsinin deformasyonu yavaş yavaş sağlanmıştır. Bu nasıl bir ezikliktir? Bu nasıl bir kendini aşağılama biçimidir?
Karamsar bir tablo çizmiş gibi görünebilirim. Oradaki gençlik grubu, marjinal bir gruptur ve elbette Türkiye’mizin tüm gençliğini temsil etmiyor. Ancak gidişat endişe verici işaretler taşıyor.
50 Cent (özellikle grubun solisti Jackson), Amerika’da ve tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bazılarının idolü olabilir. Ancak hiçbir insan tapınılası değildir. Bu kadar alçalmaya hiç gerek yok.
Süleyman S. Aras
Herşey 50 centlik işte.
YanıtlaSilgüleriz ağlanacak halimize.bugünlere bakıp iç çekiyorum bizim çocuklarımız da mı böyle olacak...terli paçavralara tapacak metalcilerle kafa sallayacak radikal olmak için cebelleşecek entel takılayım die uğraşacak boş işlerle.sonuçta yoldan çıkmış içi boş ruhu boş fos fos bir hayat.ne ebeveyn kalmış ne ülkü ne vatan millet ne insanlık....
YanıtlaSil> ümidim,
YanıtlaSil> yusufunalemi
Paylaşımlarınız için teşekkür ederim.